Hastalıklara Çözüm Önerileri

AIDS(HIV) NEDİR? BELİRTİLERİ NELERDİR? NASIL TEDAVİ EDİLİR? 

AIDS, kazanılmış bağışıklık yetersizliği kısaltması olarak tanımlanmaktadır. AIDS’e HIV virüsü neden olmaktadır. HIV (İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü), korunma olmadan yaşanılan cinsel temas ve kan yolu ile bulaşan, etkilerini bağışıklık sistemi üzerinde gösteren bir virüs çeşididir. AIDS hastalığı bağışıklık sisteminin enfeksiyona ve kansere karşı savunmasızdır. Yaşamı tehdit etmektedir.

 

AIDS Nedir? 

  • Genellikle HIV/AIDS şeklinde kısaltılır.
  • Araştırmalara göre Dünya’da ve Türkiye’de HIV virüsü yaygın olan bir bulaşıcı enfeksiyondur.
  •  HIV pozitif olan herkes AIDS hastalığına sahip değildir.
  • HIV virüsüne karşı yapılan Antiretroviral ilaçlar, bağışıklık sistemini ciddi hasar görmekten korur ve enfeksiyonlarla savaşabilir. Bu nedenle vücut direnci düşmemektedir. HIV virüsü bulaştıktan sonra ilaç tedavisi dışında bireyin yaşam koşullarına ve vücut direncine göre AIDS oluşmayabilir. Fakat 5-10 yıl sonra hastalığın oluşma ihtimali de bulunmaktadır.

 

HIV Dönemi ve AIDS Belirtileri Nelerdir? 

Akut enfeksiyon döneminde, virüsün vücuda girmesinden sonraki ilk haftalarda bireyde belirti görülmeyebilir. Daha sonraki haftalarda baş ve boğaz ağrısı, döküntü gibi belirtiler ortaya çıkabilmektedir. HIV virüsünün en bulaşıcı olduğu dönem bu dönemdir.

Genel belirtileri şunlardır:

  • Baş ağrısı
  • Boğaz ağrısı
  • Ateş
  • Vücutta döküntü oluşumu
  • Lenf bezlerinde büyüme olması
  • Bulantı, kusma
  • Ağızda, genital bölgede yara oluşumu
  • Hızlı kilo kaybı
  • Uzun süren ishal
  • Solunum yolu hastalıkları
  • Gece terlemeleri

Tedaviye başlanmazsa iki aydan kısa bir sürede hızla kilo verimi gözlenmektedir.

Sessiz Belirtisiz Dönem (AIDS)

Akut dönemden sonra HIV taşıyıcıları belirti olmadan 8-10 yıl boyunca yaşamlarını sürdürebilirler. Ancak kişi hayatı boyunca HIV virüsü taşıyıcısı ve bulaştırıcısı olmaktadır.

Sessiz dönem birkaç yıldan kısa ya da 10 yıl kadar uzun olabilmektedir. HIV tanısı konulan bireyler, ilaç tedavisi görmeye başladıktan sonra bağışıklık sistemini korurlar ve virüsün vücuda olan etkilerini azaltırlar.

İleri Dönem (AIDS)

HIV enfeksiyonun iyice ilerlemiş olduğu evredir. Artık bağışıklık sistemini zayıflamaya başlamıştır.

  • Kilo kaybı
  • Yorgunluk
  • Mantar enfeksiyonları
  • Şişen lenf düğümleri
  • Fırsatçı enfeksiyon

Örnek olarak;

  • Lenfoma
  • Tüberküloz
  • Zatürre
  • Uçuk virüsü
  • Beyin enfeksiyonu
  • Vadi ateşi (RVF)

AIDS Tanı Yöntemleri Nelerdir? 

  • HIV (AIDS) Tanısı

HIV tanısı yapılan kan tahlilleri ile konulmaktadır. Virüs bulaştıktan sonra test için belli bir süre beklenmesi gerekmektedir. Vücudun virüs için ürettiği antikorlar saptanarak HIV tanısı konulmaktadır.

Test Öncesi Danışmanlık

HIV testi öncesi bireyin mutlaka doktordan HIV danışmanlığı alması gerekmektedir. Danışmanlık sayesinde testin ne zaman yapılmasının uygun olduğu belirlenmiş olur.

HIV Testi Nedir? Ne Zaman Yapılmalıdır?

HIV tanısı için ELİSA TESTİ olarak bilinen kan testi yapılmaktadır. HIV bulaştıktan 3-8 hafta sonrasında, vücut savaşmak için antikor üretimi yapmaya başlamaktadır. Üretilen bu antikorların ölçülebilmesi için 3 aylık bir süreç gereklidir. Bu ilk 3 aylık sürece ‘pencere dönemi’ adı verilmektedir.

Bu sebepten dolayı test, HIV bulaştıktan en az 4-6 hafta sonra yapılmaktadır. Kanda bulunan antikorların ELİSA testi ile ölçülmesine ANTI-HIV testi adı verilmektedir.

Elisa testi ile ölçüm yapıldıktan sonra sonucun pozitif çıkması durumunda WESTERNBLOTTİNG yöntemi ile tekrar ölçüm yapılarak doğrulanması gerekebilir. Bu yöntemle HIV pozitif teşhisi konulmaktadır.

AIDS Tedavi Yöntemleri Nelerdir? 

HIV, retrovirüs grubunda bulunmaktadır. HIV’e karşı etkisi bulunan Anti-Retroviral adı ile bilinen 4 farklı ilaç geliştirilmiştir. HIV’in tedavisi bu farklı ilaçların kombinasyonu ile yapılabilmektedir.

HIV’in kesin tedavisi bulunmamaktadır. Virüs vücuttan tamamen atılamaz. Yalnızca ilaçlar ile kontrol altına alınabilmektedir. AIDS tedavisinin amacı virüsün yeniden oluşmasının önüne geçmektedir.

Tedavi ile kandaki virüs miktarı en az seviyeye indirilmektedir. Bağışıklık sistemi korunmuş olur. Tedavi gören bireyin HIV seviyesi azalacağından dolayı bulaştırma riski de azaltılmış olmaktadır.

Riskli Durum/ Davranış Sonrası Korunma

HIV virüsüne yakalanıldığında antiretroviral ilaçlar yardımıyla bireyin enfekte olma riskini azaltan önleyici tedaviye PEP (Post-Exposure Prophylaxis) denilmektedir. Yalnızca acil durumlarda kullanılmalıdır.

Bu ilaçlar 1 ile 3 ay süresince kullanılmaktadır. Ciddi yan etkileri bulunmaktadır. Kesin çözüm değillerdir.

AIDS Nasıl Bulaşır? 

  • Cinsel İlişki ile Bulaşma

Cinsel ilişki, HIV virüsünün en yaygın bulaştığı yoldur. HIV-pozitif olan bir erkeğin sperm hücresinde HIV-pozitif olan bir kadının vajina salgısında yer alan HIV virüsü, cinsel ilişki sırasında vücut mukozolarından içeri girebilir. HIV-pozitif bir kişiyle bir kere bile korunmasız cinsel ilişki yaşamak bulaşmasına neden olabilmektedir.

  • Kan Yolu ile Bulaşma

HIV virüsü, hastaların enfekte olmuş kanında bulunmaktadır. Sağlıklı birey ile temasları sonucu bulaşabilmektedir. Bu tür bulaşmaya en çok sağlık çalışanlarında rastlanmaktadır.

  • Anneden Bebeğe Bulaşma

HIV-pozitif olan anne, virüsü bebeğine gebelik döneminde, doğum sırasında veya emzirme döneminde bulaştırabilir.

AIDS Öpüşme ile Bulaşır Mı? 

HIV, korunmalı cinsel ilişki, öpüşme ve temas yolu ile bulaşmaz.

AIDS Korunma Yolları Nelerdir? 

  1. Cinsel İlişki Sırasında Kondom Kullanmak

HIV virüsünden korunmanın en etkili yoludur.

  1.   Tek Eşlilik
  2. Güvensiz Cinsel İlişkiden Kaçınmak

Doğum kontrol hapları, spiraller, gebe kalmayı önleyen ilaçlar HIV virüsüne karşı koruma sağlamazlar.

AIDS Ölümcül Müdür? 

HIV taşıyıcısı ileri evredeyse ortalama yaşam süresi 12-18 ay arasında olmaktadır.

AIDS İyi Gelen Doğal Besinler Nelerdir? 

  •  Meyan Kökü

Meyan kökü içeriğindeki glisirrhizin, HIV virüsünün çoğalmasını engellemektedir. Çay şeklinde tüketime uygundur.

Hazırlanışı: 1 bardak suyu kaynatın. İçerisine 1,5 tatlı kaşığı meyan kökü ekleyin ve yaklaşık olarak 5-6 dakika boyunca demlenmeye bırakın. Daha sonra tüketebilirsiniz.

  • Sarı Kantaron

Sarı kantaron bitkisinin içeriğinde bulunan hiperisim ve sudohiperisin HIV virüsüne karşı etkili olmaktadır. Gebeler iiçin kullanılması önerilmemektedir.

  • Aloe Vera

Aloe vera içerisinde bağışıklık sistemnini güçlendirmeye faydası bulunan Asemannan bileşeni bulunmaktadır. Bu bileşen HIV’ e karşı etkili olmaktadır.

  • Sarımsak

Sarımsağın içerisinde bulunan bileşenler HIV virüsüne karşı etkili olmaktadır.

  • Soğan

Soğan antioksidan açısından zengin bir besin olduğu için HIV virüsü için etkili olabilmektedir.

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Popüler Başlıklar

Exit mobile version